NEĞEYE BİĞADEĞ?

Haber Sitenizin yazarlarından Şeyhmus Demir’în bu hafta siz değerli okuyucularımız için yazdığı anlamlı yazısını paylaşıyoruz.

NEĞEYE BİĞADEĞ?
Yayınlanma: Güncelleme: 56 views

Değerli gönül dostlarım. Bundan böyle yazılarımla ve şiirlerimle sizlerle birlikte olacağım. Her yazı her şiir benim için ayrı bir heyecan daima. Bu heyecanı siz değerli okuyucularımla paylaşmak beni mutlu edecektir. Bu haftaki ilk yazımın kaynağı internettir. Aşağıda sizlere sunduğum  bilgiler kanımca edebiyatımız için önem taşıyor. Belki biraz uzun bir yazı oldu fakat inanın okumaya değer.

Bazı yazarlar ve şairlerimiz hakkında bilmediklerimiz.

Aslında ben de bilmiyordum. Bu bilgilere internet sayesinde ulaşarak bilgi sahibi oldum. Hayatın her evresinde insan başka insanlara kendi bilgilerini deneyimlerini duygu ve düşüncelerini aktarmak zorundadır. Çünkü hayat bunu gerektiriyor. Sözü fazla uzatmadan siz değerli okuyucularıma edindiğim bilgileri aktarayım.

CAHİT SITKI

Küçükken yaramazlık yaptığı için babası tarafından pencereden aşağı sarkıtılmıştır. O günden sonra ölümden korkmuş ve eserlerinde hep “ölüm” temasını işlemiştir. Ancak Cahit Sıtkı Tarancı’nın Otuzbeş yaş şiirinde belirttiği gibi otuz beş yaşının yolun yarısının ettiği konusunda tahmini kanımca gerçekle örtüşmemiştir.

NAZIM HİKMET

Nazım Hikmet’in en değişik özelliği devamlı beyaz pantolon giymesiydi. İlham geldiğinde aklındaki sözleri hemen beyaz pantolonuna not alıyormuş. Tüm dünyanın tanıdığı bir şair olmak, böyle değişik özelliklere sahip olmaya bağlıdır belki de. Bursa cezaevinde ıslak ıslak çok dayak yediği için onun en büyük korkusu su olmuştur.

ÖZDEMİR ASAF

“R” harfini söyleyemeyen şair…

Bir gün matbaadan çıkıp Karaköy’e gitmek için bindiği taksinin şoförü sorar:

“Neğeye biğadeğ?” Utancından “Kağaköy” diyemez, “Eminönü” der. İner. Oradan Karaköy’e kadar yürür.

YAHYA KEMAL

Hiç evi olmamıştır. Ölene kadar otelde yaşamıştır. Nazım Hikmet’in annesine aşık olmuştur.

TEVFİK FİKRET

Aynı zamanda iyi bir ressamdır. Evinin planını da kendisi çizmiş ve evine isim veren ilk şairimiz olmuştur. En büyük takıntısı: Sol tarafında kimseyi yürütmemek.

AHMET HAŞİM

Hastalık derecesindeki takıntısı ise: Toprak yemesidir. Haşim’in şiirlerinde hep gün batımı, gece, ay ışığı, hüzün olmasının sebebi çirkin olmasından derler.

TOMRİS UYAR

Üç büyük şairi ( Turgut Uyar, Cemal Süreya, Edip Cansever) kendisine tutsak eden kadın… Bahsi geçen güzel.

CEMAL SÜREYA

Sevgili Cemal soy ismindeki iki y’den birini bir iddia sonucu kaybetmiştir. Evet, soyismi tek “y” ile yazılıyor.

ORHAN VELİ

Ölümü belediyenin açtırdığı bir çukur yüzündendir. Çukura düşmesi sonucu başından yara almış ve ölüm sebebi bu olmuştur.

CEMİL MERİÇ

En ünlü sözleri kitap okumak üzerine olan Cemil Meriç gözlerinde oluşan bir rahatsızlık nedeni ile yazıları okumayacak duruma gelmiştir. Gözleri göremez duruma geldiğinde ise yakınlarının yardımı ile yazmaya devam etmiş hatta en verimli eserlerini gözlerinin görmediği dönemlerde kaleme almıştır.

SABAHATTİN ALİ

Sabahattin Ali su gibi Türkçesi ile kitaplarını kaleme almıştır. Kısacık ömründe hayata her daim pozitif düşüncelerle bakan Ali diksiyon takıntısına sahipmiş. Yanlış telaffuz edilen bir söz duyduğunda hemen bunu düzeltme girişiminde bulunurmuş. Hatta bu durumundan eşi Aliye Hanım oldukça rahatsızmış olur bunu da kendisine söylermiş. Sabahattin Ali bu olayı arkadaşlarına “ Aliye hanım bana bu yüzden fena içerliyor. Karı koca ağız tadı ile kavga edemiyoruz. Kavganın ortasında tutup diksiyon yanlışlarını düzeltiyorum” diye anlatırmış.

AHMED ARİF

Türkçeyi en iyi kullanan şairlerimizden Ahmed Arif aynı zamanda Zazaca, Arapça ve Kürtçe dillerini de biliyordu. Ata binmeyi daha küçük yaşlarda öğrenen Arif şahlanmayan ata binmezdi. Yaşamının büyük bir bölümünde günde 4 paket sigara içen Ahmed Arif tam bir sigara tiryakisiydi.

HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR

Kulağa sevimli gelen bir alışkanlık! Unutulmaz filmlerden olan Gulyabani filminin esinlenildiği aynı ismi taşıyan kitabın yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar temizlik hastasıymış. Öyle ki, bu özelliğinden dolayı hiç evlenmemiş ve devamlı eldivenleri ile gezmiş. Kendini sosyal ortamlardan soyutlayan büyük yazar evde örgü örmekten çok hoşlanır. Yurtdışından yeni örgü modelleri getirtirmiş. Aynı zamanda örmediği ve yazmadığı zamanlarda mutfağına kapanır ve ev reçelleri yaparmış.

YAŞAR KEMAL

Yaşamı boyunca Türk edebiyatına sayısız eser bırakan usta kalem Yaşar Kemal çocukluğunda pek bir talihsiz olaylar yaşamış. Babası Van’dan göç ettiği sırada yanına aldığı Yusuf isimli bir çocuğu kendi çocukları ile birlikte büyütmüş. Yusuf’un camide namaz kılarken babasını kalbinden bıçaklayarak öldürülmesine tanık olan Büyük yazar 12 yaşına kadar kekeleyerek konuşmuş. Sağ gözündeki durum ise daha küçük yaşlarda eniştesinin kurban kesmesini izlerken bıçağın bir anda fırlayarak Yaşar Kemal’in gözüne gelmesi ile kör olmasına neden olmuş.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Söylenenler göre Ümit Yaşar yirmi üç kez, kendi sözlerine göre de üç kez intihara kalkışmıştı.

1973 yılında Ümit Yaşar Oğuzcan’ın on yedi yaşındaki oğlu Vedat Oğuzcan, Galata Kulesi’nden aşağı atlayarak intihar eder. Rivayet odur ki, cansız bedeni yerde yatarken avucundaki kağıtta bir not yazılıdır: “Baba intihar öyle edilmez, böyle edilir!”

Son söze gelince ancak ‘Çok acı hikayeleri varmış, hepsini rahmetle ve özlemle anıyorum…’

Benim de şiir yazmaya başladığım dönem taa çocukluk yıllarıma, yani 10-11 yaşlarıma dayanır. İlk okuduğum şiir kitabı da Orhan Veli’nin “Tüm Şiirleri” adlı kitaptır. O kitap bana o an büyük bir ilham kaynağı olmuştu. Belki de benim İstanbula yazdığım bir çok şiirimde Orhan Veli ismini zikretmem bana ilham kaynağı oluşundandır.İstanbula ve Sana adlı şiirimden bir kesiti sunup yazıma son veriyorum.

‘Binlerce kez seni bekledim Çamlıca’da,

Yüzlerce kez öldüm dirildim Şişhane’de.

Orhan Veli gibi, Ümit Yaşar Oğuzcan gibi.

Haberin olmaz senin Atilla İlhan gibi,

Benim sana mecbur kaldığımdan.

Bilmezsin ki, duymazsın ki,

Kendim sana sitemler eder dururum.

Özdemir Asaf gibi, Yusuf Hayaloğlu gibi.

Ne sen Monarosa’sın ne de ben Sezai Karakoç.

Ne sen Leyla’sın ne de ben divane Mecnun.’

                                                                    Saygılarımla

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.